Karahisar Kalesi ve Afyon

Meryem Aybike Sinan / Somuncu Baba Dergisi / 148.Sayı

Afyon serinliğin ve derinliğin adresidir.

Öteki adıyla Afyonkarahisar… Egenin bağrındaki ince ve saf güzelliğin serin rüzgârlarla söyleştiği şehir. Büyük İskender’den bu yana nice kültür ve medeniyetin bayraklaştığı ve geçmişin geleceğe fısıltılı türküler söylediği efsunlu diyar.

Sultan Alpaslan’ın Malazgirt’i düşlerinin başkentinden çıkarıp Anadoluyu gönül yurdu haline getirişinin ardında motif motif Türk yurdu olmaya adanan şehirlerin başında gelir Afyon. Sultan 1. Mesut’un emriyle şehrin sarp dağlarının eteklerine Karaşar Türklerinin yerleşmesiyle kendini vatan olmaya

Afyon serinliğin ve derinliğin adresidir.

Öteki adıyla Afyonkarahisar… Egenin bağrındaki ince ve saf güzelliğin serin rüzgârlarla söyleştiği şehir. Büyük İskender’den bu yana nice kültür ve medeniyetin bayraklaştığı ve geçmişin geleceğe fısıltılı türküler söylediği efsunlu diyar.

Sultan Alpaslan’ın Malazgirt’i düşlerinin başkentinden çıkarıp Anadoluyu gönül yurdu haline getirişinin ardında motif motif Türk yurdu olmaya adanan şehirlerin başında gelir Afyon. Sultan 1. Mesut’un emriyle şehrin sarp dağlarının eteklerine Karaşar Türklerinin yerleşmesiyle kendini vatan olmaya adayan ve bağrında Alplerin¸ Erenlerin otağ kurduğu bir ak şehir olmak için ayağa kalkan şehirdir Afyonkarahisar!

Selçuklu vezirlerinden Sahip Ata Fahrettin Ali’nin ‘sahip’ ünvanı nedeniyle “Karahisar- ı Sahip” diye de bilinen bu güzel şehir sık sık meydan savaşlarına sahne olmuş ancak son nefesini hep hürriyetten yana saklamıştır.

Afyon Çok Ötelerden Gelen Bir Zaferler Sağanağıdır

Vezirin Karahisar’ı ne denli bahtı kara olsa da bir ak düşün yolunda istikametini Kutalmışoğlu Süleyman Şah ve Alaattin Keykubat’ın izine düşürmüştür bütün yollarını.

Karahisar kalesinden şehre bakarsanız şayet binbir güzellik ve efsun sizi kucaklayacak ve asla tahmin edemeyeceğiniz bir cazibenin seline kapılacaksınız. Ova ova sizi çağıran bir şehir bulacaksınız gözlerinizin aynasında.  Afyon ovası¸ Sandıklı ovası¸ Gül ovası¸ Çamur ovası¸ Şuhut ovası gel diyecektir size.

Ve ansızın orada bulacaksınız kendizi belki de…

Karahisar kalesi bir dağın öteki adıdır belki de… Sultan dağları¸ Ak dağ¸ Emir dağları¸ Kumalar dağı¸ Ahir dağı¸ Kızılçal dağı¸ Paşa dağı¸ Kasım dağı¸ Kirseli dağı¸ Asar dağı Eyerli dağı¸ duman duman göklere yükselmektedir huzurun güvertesinde. Ve bir aşığın yanık sesi Emir Dağına seda vermektedir dosta düşmana inat:

“Emirdağ’dan bir geçmeyinen yol olmaz
Altın yere düşmeyinen pul olmaz
Fademi’mi sevmelere doyulmaz
Al bohçanı tut yaylanın yolunu”

Afyonkarahisar¸  gölleriyle de göz ve gönül dolduran bir güzellikler manzumesidir. Göl göl kendini suyun sevdasına kaptırmış bir şehrin görkemi ve gururu vardır Afyonkarahisar’da…

Akşehir Gölü¸ Eber Gölü¸ Karamık Gölü¸ Acı Göl ve Işıklı Göl de geçmişinin özlemiyle ağır aksak bir şarkının bestesi gibidir uzun vakit söylenmeyen.  Şifalı suların başkentidir Afyonkarahisar. Termal tesislerin bin bir çeşidi her dem gelenin gidenin gönlünü fethetmenin sancısını çekmektedir.  Sıcak suyun huzuru buhar buhar misafirlerinin yolunu gözlemektedir.

Ve mutfaklarımızın tezgâhlarına konan beyaz güvercin “Mermer” en çok bu şehrin ellerine tutuşturulmuş bir özge armağandır Allah vergisi. Bembeyaz mermerler bu şehrin alın yazısıdır adeta.

Afyon Mutfağı da Bir Zenginlikler Abidesidir

Haşhaş¸ kaymak¸ sucuk¸ sucuk döneri¸ lokum¸ patatesli ekmek¸ ekmek kadayıfı¸ mercimekli bükme¸ pişi¸  mutfaktaki güzelliklerin damak adı ve damak tadıdır. Çullama köfte¸ sulu köfte¸ sırt dolması¸ göce köftesi¸ keşkek¸ arabaşı¸ ağzıaçık¸ ikiz börek¸ katmer¸ ocak bükmesi¸ şepit¸ cızdırma¸ cücü¸ çörek¸ nohut çöreği sofraya destursuz oturmaktadır. Dolama¸ ev hamuraşı ev makarnası¸ nuska hamuraşı¸ sakala çarpan¸ velense hamuraşı¸ miyane çorbası övme¸ peksimet¸ ak pide¸ haşhaşlı pide¸ katıklı pide¸ yalım pidesi¸ halka pişi¸ lokma pişi gibi sayısız yemek misafirlerinin yoluna bakmaktadır.

Karahisar Kalesinden şehre baktığınızda neler neler görür ve neler düşünürsünüz! 

Milli Mücadelenin son perdesini oynadığı ve buraya kadar dediği şehirdir Afyon.  Büyük Taarruz’un altın meydanı¸ Kocatepe’nin zirvesidir.  Bir devrin kapandığı ve yeni bir devrin kalelerden ovalara indiği meydandır Afyon.

Yıkılmayan Kale

“Karahisar kalesi yıkılır gider” dese de türküler Afyon’da hiçbir kale yıkılmamıştır gerçekte. Camileri gibi kaleleri de ayaktadır bu düşünceli kentin. Ulu Camii¸ camilerin en eskisi ve en kıdemlisidir eskimeyesi. Selçukludan bu yana gökleredir bütün mesaisi. İmaret camii¸ Mısri Camii¸ Ot Pazarı Camii¸ Yeni Camii¸ Mevlevi Camii¸ Sandıklı Ulu Camii¸ Sinan Paşa Camii¸ Rüstem Paşa Camii menzil menzil dualarını ol büyük dergâha revan kılmanın huzuru ve sükûnu içinde yüzyıllara meydan okumaktadır.

Ve Sultan Divani Mevlevihane müzesinin billur gibi manevi atmosferini solumadan Afyondan çıkılmaz! Bir rüya denizinde söylenecek ve dinlenecek sözleriniz varsa şayet¸ zaman henüz tükenmediyse¸ yollar bitmediyse¸ umutlarınız varsa ve siz yola revan olacak vaktin efkârında iseniz buyurunuz yolunuzu Afyonkarahisar’a düşürünüz.

Karahisar Kalesinden zamanın dehlizlerine uzanınız.

Afyonkarahisar aslında yanı başınızdadır.

Dönüp bakarsanız şayet…

Kaynak link:
https://somuncubaba.net/sehir-guzellemesi/karahisar-kalesi-ve-afyon/ (Erişim: 02.04.2019)