Bolvadinli Yörükzâde Ahmet Fevzi Efendi

İrfan GÖRKAŞ / Eğitimci Yazar

Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi 2005 / 36

Bolvadin Nakşî geleneği’nin yetiştirdiği önemli isim, Yörükzade Ahmet Fevzi Efendi’dir. Yörükzade, 1874–1957 yılları arasında yaşar (Özdemir, 1988:39; Görkaş, 2003:3; Bayar, 2004:458).

Ahmet Fevzi Efendi, ilk tahsilini Bolvadin’de yapar. Daha sonra Konya’ya gider. Burada 1309’da Konya Hadimli Mehmet Vehbi Efendi’den ders görür. Daha sonra yüksek tahsil için İstanbul’a gider. Fatih Medresesi’nde Şeyhülislam Musa Kazım Efendi’den aldığı icazetle Bolvadin’e müderris olarak atanır. Bolvadin Müftülüğü’ne ait bir kayda göre Yörükzade, “ruus sınavı”ndan sonra Bolvadin’e taşra müderrisi olarak atanır. Görevi “tedris-i ulum ve vaz u nasihat”tır. Daha sonra hukuksal düzenlemelerin bir sonucu olarak merkez kaza müderrisi, ilmiye müderrisi ve vaiz olarak görevi yinelenir. İmzadan da anlaşılacağı gibi belgede belirtilen son görevi “Bolvadin vaizi”dir. Bolvadin vaizi oluşuna bakılırsa, Medresetü’l- İrşad’ın “Vaizin” bölümünden mezun olmuş olmalıdır.

Ahmet Fevzi Efendi, Millî Mücadele yıllarında Bolvadin’de Hasip Hoca Medresesi’nin başındadır (Yavuz, 1985:156). Yavuz’un işgal yıllarını anlattığı bu esere/romana göre “dersiam” unvanıyla bu görevi kendisine Abdülhamid Han verir. Yine Yavuz’a göre hocası Mehmet Vehbi, Yörükzade’yi ziyarete gelir ve akabinde Yörükzade, ilçede “Kuva-yı Millîye”nin kurulmasını sağlar. Muharrem Bayar ise “milis teşkilatı” kuran müderrisin, Yörük Hacı Ali Efendi olduğunu söylemektedir. Bayar’ın verdiği bilgilerde teşkilat kurucuları arasında ismi geçmemekte; ama 1336/1920’de Bolvadin’de Asteğmen Halil Nuri Yurdakul’la ilgilenen isimler arasında olduğunu ve Çarşı Camii’nde vaaz veren İsmail Şükrü Çelikalay’ın yanında yer aldığını söylemektedir (Bayar, 1996a: 239, 240). Bayar resim altına koyduğu yazıda ise, Yörükzade’yi “Kuva-yı Millîyecilerin liderleri” arasında gösterir.

Ahmet Fevzi Efendi, kütüphane vakŞyesindeki, “Bolvadin Kasabası’nın Hacı Halife Mahallesi’nde sakin tarikat-ı âliyye-i Nakşibendîyye-i Hâlidiyye-i Ziyaiyye halifesinden” şeklinde tanımlanan, vakıf ifadesinden anlaşıldığına göre Bolvadin Hacı Halife Mahallesi’nde ikamet eder ve uzun süre Nakşibendîlik halifeliği yapar. Yörükzade, tasavvuf alanındaki bilgi ve eğitimini İstanbul’da Hasan Hilmi Efendi’den alır. Bu kaydı, yerine postnişin olan Kâtip Mustafa Fevzi, şeyhi Hasan Hilmi Efendi’nin “Defter-i mahsus”unda Afyonlu üç halife isimleri arasında “Bolvadinli Ahmet” şeklinde görür. Diğerleri ise Karahisarlı Ali Rıza ve Karahisarlı Mehmet’tir (Mustafa, 1323:46).

İbrahim Ulvi Yavuz’da gördüğümüz bir belgede Hacı Ata’ya verdiği, Kaside-i Bür’e/Bürde, Delâil-i Hayrat icazetinden hareketle derslerinde bu kitapları okuttuğunu söyleyebiliriz. Millî Mücadele’nin son tanıklarından olan merhum Hacı Ahmet Özaydın Yörükzade’nin derslerinden “Fazilet Dersleri” olarak bahsetmektedir. Özaydın’a göre Yörükzade’nin dersleri emsile’den başlar, fıkıha kadar giderdi. Kendisi altı ay ders almış, bu derslerde Yörükzade’den “konuşma adabı, kelimelerin kullanımı” gibi konular yanında ahlak, ve itikatla ilgili bilgiler almıştır.

Soyadı kanunuyla birlikte “Özdemir” soyadını alan Yörükzade Ahmet Fevzi Efendi’nin herhangi bir eseri, okuduğu veya okuttuğu eserlerden aldığı notları olup olmadığı bilinmemektedir. Ondan geriye; kalan yetiştirdiği öğrencileri, zihinlerdeki hatıraları ve bugün faal olmayan kurduğu kütüphane vakfıdır.

Afyonkarahisar tarihi ve biyografi yazarlarının verdiği Nakşîlik tarihlerinin en erkeni olan 19.yüzyıla ait Bolvadin’deki Nakşî hareketinin, Merkez Afyon’a göre daha erken bir tarihte başladığını kabul etmek gerekecektir. Aksi hâlde Ali Sıtkı Dede’nin Nakşîliği şüpheli hâle gelecek demektir.