Ali Çetinkaya… | Mehmet Emin Güzbey yazdı

Mehmet Emin GÜZBEY

Gazete 3 / 26.02.2019

Afyonlu Ali Çetinkaya için anma töreni düzenlendi hafta sonunda.
Önce mezarı başında dualar okundu, sonra ATSO Meclis Salonunda anıldı.
Valimiz Mustafa Tutulmaz, Anayasa Mahkemesi Üyesi Mümtaz Akıncı paneli baştan sona dikkatle takip ettiler.
Üç saati aşkın süren bir törende genelde uyuklayanlar çok fazla olur.
Ama bu törende herkes pür dikkatti.
Moderatör İrfan Ünver Nasrattınoğlu’nun Ali Çetinkaya ile ilgili olarak ne kadar bilgi sahibi olduğunu gördük, takdir ettik.
Zaman zaman araya girerek tarihten aktardığı anekdotlar, törene ayrı bir tat kattı. Ali Çetinkaya ile ilgili kitaplarda bulunmayan özellikleri birer birer aktardı konuşmacılar ve İrfan Ünver Nasrattınoğlu.
**
İyi istihbaratçı, sadakatli ve dürüst…
Yiğit namıyla anılır demişler ya, ‘Kel Ali’ namıyla da anılan Ali Çetinkaya’nın hayatını anlatan konuşmacılar Askerlik, İstiklal Mahkemesi Hakimliği ve Bakanlık yılları olarak üçe ayırdılar.
Ali Çetinkaya pek çok cephede savaşmış olan bir asker.
Teğmenlik rütbesini bizzat Saray’dan almasına rağmen, Ayvalık’ta İngiliz ve Yunanlılar ile savaşa girilmemesini emreden Saray emrine rağmen ilk kurşunu atan bir asker.
Ayvalık’ta ve civarında çok seviliyor.
Adı caddelere, bulvarlara verilmiş.
Heykeli dikilmiş Ayvalık’ta.
İstanbul’da vefat ettiğinde cenazesini almak için Ayvalık’lılar giderler. Mezarının Ayvalık’ta olmasını isterler. Bunu duyan Afyon’lular apar topar giderler İstanbul’a. Cenaze Afyon’a getirilir ve Asri Mezarlıkta toprağa verilir.
*
Demokrat Partinin teklifi…
Ali Çetinkaya askerlik konusunda önemli bir isim. Askerliğin en önemli unsurlarından birisi kuşkusuz İstihbarat. Ali Çetinkaya istihbarata önem verir. Batı Trakya’da Türklere zarar veren çetenler vardır. Ali Çetinkaya adaletli bir kişidir aynı zamanda. Çeteler ile savaşırken önce hangi çete Türklere zarar veriyor bunu tespit eder. Günlerce, haftalarca bizzat kendisi istihbarat yapar. İzler hepsini. Sonra bir anda hepsinin tepesine biner oluşturduğu tim ile. 
Cumhuriyetin kurulmasından sonra Atatürk, O’nu ister yine yanında. İsmet İnönü ile arası limonidir aslında. Çünkü meşhur İzmir Suikasti davası sırasında İzmir’de İstiklal Mahkemesi olarak yapılan soruşturma da Mahkeme Heyeti İsmet İnönü’yü tutuklamayı bile düşünürler. Bu durumu duyan İsmet İnönü hemen Atatürk’ün yanına koşar. ‘Paşam bunlarda epey ileri gidiyorlar’ diyerek rahatsızlığını dile getirir. İlerleyen zaman içerisinde önemli görevlerde bulunur Ali Çetinkaya, Hükümette Bakan olarak. İleri yıllarda Reis-i Cumhur olan İsmet İnönü kendisinden geçmişte duyduğu rahatsızlıktan ötürü Bakanlık’tan istifa etmesini Başbakan aracılığı ile ilettirir. Bu talep üzerine hiç vakit geçirmeden görevinden ayrılır Ali Çetinkaya. 
Daha sonra…
Demokrat Parti Lideri Menderes’ten gelen ‘Afyonkarahisar Mebusumuz olunuz’ teklifini, ‘Ben CHP’nin kurucularındanım. Başka bir partiden mebus olmam şık olmaz. Davetinize teşekkür ederim’ sözleriyle reddeder. 
Partisine ve Partinin kurucusu Atatürk’e sadakatini bir kez daha gösterir.
*
Müteahhit beye bir kahve…
Çok dürüst bir insandır Ali Çetinkaya.
Altı yıl NAFA Vekilliği, yani Bayındırlık Bakanlığı yapmıştır. Bakanlığı sırasında bir ev yaptırmıştır. Taksitle. Aldığı malzemelerin parasını maaşından taksit taksit ödemiştir. Ve ileride laf olur, söz olur diyerek makbuzlarını saklamıştır. 
Hiç bir müteahhitle samimi olmamıştır. Yapılan işleri bizzat denetlemiştir. Devletin yaptırdığı işlerin kesin kabullerinin kendisi kontrol etmeden asla yapılmaması talimatını verdiğinden ötürü, denetlemeleri kendi usulünce yapmıştır.
Demiryolları için önemli bir köprü yapılmıştır.
Kesin kabul zamanı gelmiştir.
Ali Çetinkaya’ya haber verilir.
Gider oraya.
Köprünün altına bir masa ile sandalye konulmasını ister.
‘Müteahhit beye bir kahve getirin’ der.
Müteahhit oturur sandalye’ye, kahve gelir.
Makiniste işaret verilir.
Tren hareket eder.
O sırada Ali Çetinkaya’nın gözü müteahhit’in elindeki kahve fincanındadır.
Tren köprüden geçerken, altında duran müteahhit kahveyi içerken elini titretecek midir, titretmeyecek midir?
Müteahhit eli titremeden kahveyi içer ve Ali Çetinkaya’da kesin kabulün yapılması talimatını verir.
Ali Çetinkaya’nın Bakanlık dönemi ile ilgili bir not daha…
Çetinkaya, ailesinin hiç bir ferdini Makam arabasına bindirmemiştir. Devlet ile hiç bir akrabasının iş yapmaması konusunda uyarıda bulunmuştur. 
*
Eser bırakmak…
Ali Çetinkaya ile ilgili olarak bazen eleştiriler yapılıyor.
Şahsiyetiyle, dürüstlüğü ile, Askerliği ile ilgili değil bu eleştiriler.
İstiklal Mahkemesi Başkanlığındaki bir kararı ile ilgili.
Bu hususta panele katılan Hasan Kundakçı Paşa şunu söyledi;
‘Unutulmamalıdır ki İstiklal Mahkemeleri bir hukuk mahkemesi değildir. O zamanki şartlar hatırlanmalıdır.’
Valimiz Mustafa Tutulmaz törende yaptığı konuşmada üstü kapalı olarak bu konuya değindi.
Konu malum.
İskilipli Atıf Hoca hakkında İstiklal Mahkemesinde verilen karar sonra idam edilmesi.
Vali Tutulmaz, ‘Bazı konuları tarihin değerlendirmesine bırakmak gerekir. İlimizin ve Ülkemizin şahsiyetidir. Bu toplantı İlimizin değerinin daha iyi tanınmasına katkı sağlayacaktır’ dedi ve ekledi;
‘Bugün burada bakın Ali Çetinkaya’nın yaptırdığı demiryollarından bahsediliyor. İleride Veysel Eroğlu’nun yaptığı barajlardan bahsedilecektir.’
*
Rüyasında gördüğü genç…
Konu İstiklal Mahkemesine gelmişken…
Vicdanlı bir insandır Ali Çetinkaya.
Verdikleri kararlar ile ilgili vicdan muhasebesi yapar devamlı.
Bir gün İstiklal Mahkemesinde bir genç için karar verilir.
Gece rüyasında bu genci görür Ali Çetinkaya.
Ertesi sabah aynı heyette olan bir başka Hakim arkadaşına rüyasını aktarır.
O Hakimde buna benzer bir rüya görmüştür.
Getirtirler verdikleri karar ile ilgili dosyayı.
Hakkındaki suçlamaların hiç birisine cevap vermemiştir o genç.
Askerliği sırasında işlediği suçtan dolayı ceza verdikleri o genci getirtirler karşılarına.
Gence sorarlar, ‘neden cevap vermedin bu suçlamalara?’
Genç yine cevap vermez.
Sonra anlarlar gencin sağır ve dilsiz olduğunu.
Cezai ehliyeti yoktur aslında gencin kanuna göre.
Hemen serbest bırakılması talimatını verirler.
*
Nakşibendi Ali Çetinkaya…
Törende konuşmacılar bir hususunda altını çizdiler.
‘Ali Çetinkaya dini bütün bir Müslüman’dı’.
Ve bir not daha…
Ali Çetinkaya’nın aslında Nakşibendi.
Tüm konuşmacıların altını çizdikleri bir başka özelliği de çok sabırlı olduğu.
Hatalı iş yapmamak için sürekli araştırdığı vurgulandı.
Ali Çetinkaya’nın torunu, Anayasa Mahkemesinin Başkan Vekilliği görevinden emekli olan Osman Ali Feyyaz Paksüt’te anlattı dedesini.
Söze girerken, ‘Adil miydi, zalim miydi saptamalarına takılı kalmamak gerek. Günahıyla sevabıyla tarihe bırakmak lazım. Bu tartışmaların bugüne yararı yok. Yanlışlıklar varsa o devrin şartları ve gerekleri olarak bakmak gerek. Allah bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın Milletimize sözünü tekrarlıyorum’ dedi.
Ve bir şey daha söyledi…
‘Bilindiği gibi bu İstiklal Mahkemeleri Türkiye Büyük Millet Meclisinin kararıyla kurulmuştur. O Mahkemelere atananlar TBMM kararı ile atanmışlardır. Dolayısıyla bu Mahkemelere yapılacak sataşma TBMM ne yapılmış olmaktadır.’
Torunu Osman Ali Feyyaz Paksüt’ten Ali Çetinkaya ile ilgili bazı bilgileri de öğreniyoruz.
Ali Çetinkaya zaman buldukça İngilizce dersi almaktaymış. Kendisini geliştirmek için sürekli okuyan bir kişi. Tıme dergisine abone olduğunu, Batı’yı takip ettiğini belirtiyor ve ‘Kendini bilen ama düşmanını bilmeyen kaybeder’ sözünü hatırlatıyor Paksüt.
Ali Çetinkaya’nın çabuk kızan ama bir o kadar da öfkesi çabuk sönen bir kişi olduğunu vurguluyor torunu Paksüt.
*
Tamburalı Paşa’ya yoğun alkış…
Söz sırası meşhur Komutanımız, hemşehrimiz Hasan Kundakçı Paşa’ya geldiğinde tıklım tıklım olan salonda adeta çıt çıkmıyordu.
En uzun O konuştu.
Ama kimse sıkılmadı.
Devamlı olarak yanında gezdirdiği tamburalı şarjörlü piyade tüfeği nedeniyle adı ‘Tamburalı Paşa’ ya çıkan Hasan Kundakçı’nın ilk cümlesi salonda büyük alkış aldı;
‘Afyon’lu olarak Ali Çetinkaya ile gurur duyduk. Böyle Kahramanları unutmamak ve unutturmamak gerek.’
Ali Çetinkaya’nın Askeri kişiliğine ve Makedonya’dan Irak’a kadar pek çok cephede yaptığı hizmetlere değindi Hasan Kundakçı Paşa. 
Sık sık alkışlarla kesildi sözleri.
*
Bu töreni düzenleyen Afyonkarahisar ve İlçeleri Dayanışma Derneğine teşekkür ediyoruz. Derneğin Başkanı Mehmet Ali Özerkan hem açılışta, hem de kapanışta yaptığı konuşma ile duygulara tercüman oldu.
Tebrik ediyoruz tüm emeği geçenleri.
*
Anma töreninde pek çok dostumuz ile karşılaştık.
Bunlardan birisi Emekli Albay, hemşehrimiz İsmail Özdilek.
Son eseri olan ‘Afyonkarahisar 1’nci İktisat Kongresi Yapılmalıdır’ isimli kitabını imzaladı bizim için.
Teşekkür ediyoruz.
**
**
30 yıl önce…
Tamburalı Paşa Hasan Kundakçı.
Hemşehrimiz hem Irak’ta, hem Güneydoğu’da hem de Kıbrıs’ta gururumuz oldu.
Cumartesi günü anma töreninde hasret giderdik.
Neredeyse 30 yıl öncesine ait arşivden çıkan bu fotoğrafta Hasan Kundakçı Paşa o gün Afyon’a gelmişti. 26 Ağustos günü Milli Parklardaki tesisin açılışında birlikteydik. Yine o günkü gibi dinç gördüm Paşamızı. Allah sağlık ve sıhhatli yaşam nasip etsin. 

 

Kaynak link: http://www.gazete3.com.tr/makale/mehmet-emin-guzbey/ali-cetinkaya…-m_4726.html (Erişim:26.02.2019)